Yeni Yıl

Bugün İstanbul'da gökyüzü muhteşem. Umarım önümüzdeki yeni yıl da herkes için bu kadar parlak olur...  

29 Aralık Galatasaray CC-Fenerbahçe Ülker Maçı

Bir tutkudur Galatasaray.
Aslında pek takip etmem basket maçlarını. İlk 5'i sayamam. Ama yine de bu akşam maçı, bir fenerbahçe taraftarı olan eşimle beraber seyrettik. Öncelikle Tutku Açık olmak üzere bütün takıma teşekkür ediyorum. Taraftara gelince, basket maçında cim bom gol diye bağırmasalardı daha iyi olacaktı. Ayrıca, hala sahaya yabancı madde atan insanlar var. Fenerin koçu itiraz etti bağırdı diye su şişeleri attılar. Ne oldu? Adam teknik faul aldı; biz maçı kopardık. Orada ya hakemler içeri falan girseydi kim zararlı çıkacaktı? Küfür de olmasaydı hani çok şukela olacaktı...
Spormax kanalı, maç yayını süresince ekran scoreboard'ında sorun yaşadı.

Öyle Bir Geçer Zaman Ki!

Geçmiyor arkadaşım.

Özeti, reklamı, yeni bölümü her şeyi dahil 3 saat 15 dakika. 195 dakika!

Ali kaptan: gördükçe içimdeki insan sevgisine lanet ediyorum. Her bölümde, ulan bu sefer insani bir hareket sergiler diye düşünüyorum ama olmuyor. 
Soner: kankam olsun sırtım yere gelmez.
Efe: psychodelic!
Osman: popüler kültürün son meyvesi.
Cemile: acılar kadını. salak biraz. dava falan açmıyor.
Aylin: ben Soner'in teklifini kabul etmesini önerdim evde kıyamet koptu! kendini mi satsın, kadının kaderi bu mu?
Neriman: Tam bir yenge.
Müzik öğretmeni: Eğitim neferi.
Berrin, Ahmet&diğer çocuk: yeşillik olarak dizideler sanırım. arada kendi hikayeleri oluyor.
babaanne: taş doğursaymış!

son bölümde atlılar çıktı! hey allahım ya. daha yaprak dökümü bitmeden yeni fırtınalı diziyle veriyorlar ayarı.
komplo teorisi: insanlar ibretlik olaylar seyretsin ki kendilerini iyi bir konumda görsünler, şükür müessesinden uzaklaşmayıp başkaldırmasınlar...

Üniversitede Olağanüstü Hal

Rabbena hep bana anlayışının son örneği...
Radikal gazetesinin haberi burda... Diğer gazeteler ilk sayfada bu kadar tutmadı sanırım haberi. Milliyet'te şu saat itibariyke haber yok.

Zaten içeri girmişlerdi şimdi de çevresini de sarıyorlar. Bakalım bir sonraki adım ne olacak? İş kendi düşünce tarzların yakın öğrencilerin özgürlüğüne gelince mangalda kül kalmıyor. Herkesin düşüncesi ve dini inanışı kendinden sorulur ama saatile girilemeyen sınavlara baş örtüsü ile girilebilmesi biraz garip geliyor bana. Baş örtüsü ile girilmesine karşı değilim ama çifte standarta karşıyım.

Özgürlük, tamam, çok güzel, ama herkes için özgürlük.

you gotta be fucking kidding me! #2

bir adam düşünün yaşlı ve bakıma muhtaç olduğu için 9 senelik ev hapsi affedilmiş. Olabilir. Yaşlıdır artık ununu elemiş eleğini asmıştır. Ama, cezası affedildilten sonra o adam bir siyasi partinin başkanlığı yapmaya başlarsa işte burada birileri bizimle fena halde dalga geçiyor demektir bu.

Bu konuda hukuki bir ihlal yok mu acaba? Anlaşıldığı üzere cezayı affettiren özel durum ortadan kalkmış ya da zaten hiç yokmuş. Ayrıca şu da var ki bu zat önümüzdeki genel seçimler için slogan belirlemiş bile:

1. Efsane başbakan geri göndü.
2. Su geldi teyemmüm bozuldu.
3. Usta varken kimse çırağa itibar etmez.

you gotta be fucking kidding me(us)!

İlginç tarafı, bu adam seçimlere kadar yaşarsa oy bile alacak.

Winston Soft #2

Markete giderken aklımdaydın. Unutmuşum her nasılsa. Kasiyer kartımı geri uzatınca aklıma geldin. O saatten sonra geri dönemezdim. Bakalım ne olacak bu akşam...

26 Aralık 2010 Galatasaray-Fenerbahçe U-17 Maçı

Utanç içerisindeyim. Bu olayı açıklayacak kelime bulamıyorum.

you gotta be fucking kidding me! #1

mavi marmara gemisinin istanbula dönüşü çoşkulu bir kalabalık tarafından kutlanmış ve kutsanmış. işin ilginç yanı şurda: Evine Hoş Geldin Mavi Marmara

ama bunu bu kadar masumane yazabiliyorsanız, you gotta be fucking kidding me!

Sunday, The Gray

Pazarın griliğine kendini kaptıran yorgun karımın ve her zaman bu saatlerde uyuyan kedimin üstlerini battaniyeleri ile örttükten sonra, az önce yaptığım filtre kahve ile bilgisayarın başındayım. Ama klasik müzik dinlemiyorum:) Televizyonda Richard Gere'in Av Partisi filmi var.

Çöpleri çıkarınca havanın göründüğü kadar soğuk olmadığını anladım. Ama bu ıslak noel ertesinde evin sıcaklığı ve grinin verdiği miskinlik herşeye ağır basıyor. Kitap okusam uykum gelir kesin. Zaten elimde ingilizce bir kitap var: Blink. Yazarı da Malcolm Gladwell.

Yazasım da bu kadarmış.Griyim bugün.

Winston Soft

Yaklaşık 10 senedir cebimdesin. Çok zorda kalmadıkça aldatmadım seni. Bırakmak istiyorum ama yarın sana duyacağım isteği de şimdiden damarlarımda hissediyorum. Saçma sapan tozlar veya ilaç kullanmayacağımı sende biliyorsun ben de; ayrıca psikolojik destek de almayacağımdan haberdarsın. Kokunu ellerimden, saçlarımdan, sakallarımdan, eşyalarımdan; rengini dişlerimden, perdelerimden; seni ciğerlerimden söküp atamayacağımdan emin gibisin.

Peki öyle mi?

Bir kere bağımlı olduysan asla bırakmazasın sadece kendini sürekli içmemeye zorlarsın diye bir şey okumuştum. Sanırım ben ne kadar bıraktım desem bile sadece içmemiş olacağım. Şimdi bile kulağımın arkasın ve bütün yazdıklarımı görüyorsun.

Paket bitince sen de biteceksin dersem senin hanene +1 yazmış olurum. Şimdi içeceğim seni ama yarın için söz veremem...

Çok da fifi! #1

Olsanız ne olur; olmasanız ne olur? Çok da fifi!


Emre Belözoğlu "Fenerbahçe'li Emre" olarak anılmak istiyormuş. Saygı duyarım. Herkes istediği her sıfatla anılma özgürlüğüne sahiptir ama bir Galatasaray'lı olarak çok da fifi!

Saygılarımla

Galatasaray Transfer Politikası ve Fırsat Maliyeti

Sabırsızlıkla transferleri bekliyorum. Beşiktaş'ın transferlerini gördükçe "geçen sene Galatasaray'lı olmamak" nasıl bir duyguymuş anladım. Hugo Almeida neyse ama Simao Sabrosa transferi, gıpta kelimesinin tam anlamını bana yaşattı.
Peki biz ne yapacağız ve ne zaman yapacağız? Kupa maçından sonra dediler kupa maçı da bitti!... Kamp sanırım 3 Ocak'ta başlayacak. Süper pazarlıkçı yöneticilerimiz, umarım bu sefer geçen günlerin fırsat maliyetlerini daha iyi hesaplar.
Gün içerisinde internet sitelerini defalarca kontrol ediyorum ama ciddi bir şey yok! Bu nasıl bir beklentidir? Sanırım, bizi sorunun tek çözümünün transfer olabileceğine inandırdılar. Peki sonra ne olacak? Bu kan nakli bizim çözümümüz olacak mı?
Sabır gerekli sanırım...